18 Ekim 2014 Cumartesi

Dizi İncelemesi : Atlantis



İngilizlerin öne çıkan kanallarından BBC One, Merlin dizisinden doğan boşluğu doldurması biraz zor oldu. Öncelikle şunu söyleyeyim Merlin dizisinin yerini bunlar tutamaz. O apayrı bi diziydi. Ayrıca izlemeyenler varsa bu diziden önce Merlin'i izlemelerini öneririm.

Klasik BBC tarzı olan Atlantis dizisinin ilk sezonu 13 bölüm sürdü. Reytingler iyi olduğundandır herhalde 2.sezon için onay aldı. Sürükleyici bir dizi aslında. 2.sezon onayı alması benim için sürpriz olmadı. Şimdi diziyi ayrıntılı olarak bi inceleyelim...




Dizinin çekildiği yer tahmin ettiğiniz üzere kayıp şehir Atlantis. Dizinin kahramanları da bu şehrin vatandaşları. Şöyle anlatalım:

Jason, günümüz dünyasında yaşayan bir gençtir ve bir gün babasının gemisinin battığı yeri görmek, enkaz yerini incelemek ve hatta kayboluşuyla ilgili daha fazla bilgi edinmek için o noktaya bir dalış yapmak ister. Dalışı yapar, her şey yolunda giderken bir karışıklık olur ve kendisini gizemli bir şekilde ve bir anda Atlantis’te buluverir. Hiç bilmediği ve hiç tanımadığı kişilerden oluşan bir şehirdedir. Kısa zamanda öğrenir ki bu yer günümüzün ünlü Atlantis’idir.
Geri dönüş yolunu aramaya başlarken bir yandan babasını soruşturmaya da devam eder. Ama kısa sürede anlaşılır ki burada kalakalmıştır. O da babasını arayışına devam ederken bu yeni yere ayak uydurmaya çalışır ve çok geçmeden tesadüf sonucu 2 yeni kişiyle tanışır: Herkül ve Pisagor.

…ve evet, ilki bizim bildiğimiz ve hep duyduğumuz güçlü Herkül. Bu dizide yarı Tanrı olayı ve Zeus durumu falan yok. Hatta az aşağıda da gördüğünüz gibi kendisi güçlü olsa da şişman ve alkoliğin teki. Pisagor da matematik dünyasının ünlü ismi olan Pisagor. Bu ikisi nasıl olmuşsa olmuş, birbirleriyle iyi arkadaşlar. Jason da aralarına giriyor. Sonrası ayrılmaz üçlü durumu.


Jason - Herkül - Pisagor


Peki, dizide aslında ne anlatılıyor? Açıkçası bu soruya “Bilmiyorum.” diye de rahatlıkla cevap verebilirim. Nedeninden yorum kısmında bahsedeceğim ama yine de şunu söyleyeyim tabii ki: Atlantis, Yunan Mitolojisi üzerine kurulu ve bölümler boyunca ana konu olarak Jason’ın baba arayışı elimizde olsa da bildiğimiz birçok mitolojik kişiliği ve canavarı dizide görme imkanımız oluyor. Bu bakımdan biraz Merlin’e de benzeme durumu yok değil. Haliyle içinde büyü olayı da var.




Bunun yanında aşk ve taht mücadelesi de baki. Jason  koca şehir içinde aşık ola ola Prenses Ariadne’ye aşık oluyor. Jason “Prensese aşık olmak ne haddime?” demiyor, dahası duygular da karşılıklı. Ama başta, bunu duysa asla kabul etmeyecek bir kral var. Kendi amaçları için şeytani planlar kurmaktan geri kalmayan şeytana pabucunu ters giydirebilecek türden birisi olan bir kraliçe de var. Üstüne kraliçenin prensese göz koymuş yeğeni de var. 



Atlantis kralı



Atlantis dışarıdan bakıldığında birçok kişinin ilgisini çekebilecek ama içine bakınca herkesin devam edemeyeceği bir dizi bana göre. Bir incelemenin sadece beğeniler üzerine yazılmayacağını düşünen biri olarak dizi ile ilgili şunu söyleyeyim: Mitoloji konusunda ilk sezon boyunca diziyi takdir ettim. İşledikleriyle içinde ilgi çekici, hatta geride kalmışlarla insanı araştırmaya teşvik edebilecek türden şeyler vardı. 

Senaryoya bakarsak, senaristlerin mitolojiye yüklenerek diziyi götürme gibi bir çabası olduğunu söyleyebilirim. Dolayısıyla “ortada bir konu olsun, onun etrafında hikayeler dönsün” gibi beklenti bence olmasa daha iyi. Çünkü aslına bakarsanız yok o dediğimiz şeyden. Jason’ın babasını arayışı bazılarının beklediği gibi gitmeyebilir. İzleyenler bölümler içinde yaşananlarda çeşitli mantık hataları da bulabilir. 



Atlantis, Merlin’in ekibinin elinden çıktığı çok belli bir dizi olsa da bir Merlin beklemek de bence hata olur. Kadro bakımından bile yaklaşmış sayılmazlar. “Neden izledin?” derseniz, “Atlantis merakımdan başladım. Kraliçe Pasiphae karakterini çok sevdim. Kafa dağıtmalık basit bir dizi lazımdı. Bu da ortalıktaydı.” diyebilirim. Bu kadar şeye rağmen adamların yaptığı ilk sezon finali de mesela gayet hayran bırakıcı cinstendi. Biraz da bundan dolayı tam olarak beğendim ya da beğenmedim diyemeyeceğim bir dizi oldu.

Velhasıl, yine de izlemediyseniz bundan önce Merlin’e bakın derim ben. Mitolojiyi severim veya zamanda boşluğum var, kafa dağıtmalık bir şeyler iyi olur diyen biriyseniz de Atlantis’i bir deneyebilirsiniz..


Dizi Karakterleri



Jason 

Dizinin başrol oyuncu. Aslında dizinin gerçek kahramanı diyebiliriz. Oldukça cesur, yardımsever, inatçı ve aynı zamanda eğlenceli bir tip. İçindeki gizemli güçler zor durumlarda ortaya çıkarak Jason'a yardımcı oluyor. 

Karakteri ise Jack Donnelly canlandırıyor.





Herkül

Dizinin en ilgi çeken karakterlerinden birisidir. Koca göbekli, ayyaş Herkül rolü ile dizinin eğlenceli, komik, maskara adamıdır Bizim bildiğimiz Herkül'le alakası olmasa da arkadaşlarını yarı yolda bırakmayan, ara sıra cesaret örnekleri sergiliyor. Herkül rolünü ise Game Of Thrones dizisinde kral Robert Baratheon'u oynayan Mark Addy canlandırıyor.
















Pisagor 

Atlantis'in zeki çocuğu. Pisagor ismini hep duymuşuzdur. Şahsen kafamda bu karakteri görmeden önce sakallı yaşlı bi tip beliriyordu. Tamamen farklıymış. Özelliklerine gelecek olursak arkadaşları için her şeyini feda etmeye hazır biri.

Herkül'ün ve sonradan aralarına katılan Jason'un en yakın arkadaşlarından birisi rolünde olan karakteri Robert Emms canlandırıyor.









Fragman (HD)




Diğer dizi incelemelerimize de gözatmak isterseniz;




0 yorum:

Yorum Gönder